19 Nisan 2023
SİBEL UNUR ÖZDEMİR
Harflerimizin Gizli Dünyası
Kırmızı Kedi Yayınları,
6. Baskı, 2019
Sayfa Sayısı: 157
Harflerimizin Renkli Dünyası isimli kitabı görmek bana Umutlarım Rengârenk kitabımda yer alan harflerle bezediğim bir öykümü “Rüya mı Gerçek mi?”yi hatırlattı. Bu nedenle harfler ön planda tutularak bir roman yazılması ilgimi çekti. Kitabı hemen alıp okumak istedim. Çocuklar için de yazan bir yazar olarak çocuk kitapları okumak benim için hem önceliklidir hem de çok severim çocukların dünyasına kapı aralayan eserleri.
Size de anlatmak isterim Harflerimizin Gizli Dünyası‘nı.
Feyza Hepçilingirler, edebiyat dünyamıza kattığı pek çok eseriyle okurların yakından tanıdığı, ödüllerle taçlandırılmış bir yazar. 1986’da Sıtkı Dost Çocuk Romanı Yarışması’nda üçüncülük ödülü alan Uçtu Uçtu Pelin Uçtu, yazarın ilk çocuk romanı. Roman daha sonra Harflerimizin Gizli Dünyası adıyla yayımlanır.
Feyza Hepçilingirler, bir söyleşisinde farklı türlerde verdiği eserler arasında çocuk kitaplarının nerede durduğu sorusunu şöyle yanıtlıyor:
“Son zamanlarda ağırlığı çocuk kitaplarına verdim, hatta büyükleri iyice ihmal ettiğimi düşünmeye başladım. Son altı yıldır 20-25 çocuk kitabı yazdım. Yazarken insanın kendini çocuk yerine koyması, onun gözüyle bakmaya çalışması çok eğlenceli. Belki de çocuk kitabı yazmaktan bir türlü vazgeçemeyişimin nedeni bu. Ayrıca çocuklar, sanıldığının aksine çok dikkatli okuyor, büyüklerden iyi algılıyor. Öğrendikleri andan itibaren büyük bir hevesle okumaya saldırıyorlar. Okumaktan uzaklaşmalarının nedeni, onları başka alanlara, sınavlara yönlendirmemiz.”
Şimdi, gelin Harflerimizin Gizli Dünyası‘ndan içeriye girelim.
Roman bölümlere ayrılarak yazılmış ve her bölüme bir başlık verilmiş. Serap Deliorman tarafından vinyet olarak çizilmiş resimler her bölümün başına yerleştirilmiş.
Özgün bir kurguya sahip olan Harflerimizin Gizli Dünyası fantastik öğeler içeriyor. Dili sade ve akıcı. Cümleler kısa. Devrik cümlelere yer verilmiş. Mekanların, gidilen görülen yerlerin okurun gözünde canlanmasını sağlayan tasvirler oldukça başarılı. Diyaloglara sıkça yer verilmiş.
Romanın kahramanı Pelin anaokuluna gidiyor. Kahramanımız yeni yerler görmek, yeni insanlarla tanışmak, olağanüstü bir macera yaşamak istiyor. Bunun için de evdeki atık malzemelerden kendisine bir uçandaire yapıyor. Uçan dairesi onu harflerin ülkesine götürüyor. Bu ülkenin eski adı “Alfabe”, yeni adı ise “Abece”.
Pelin, orada tanıştığı Yumuşak G ile arkadaş oluyor. Daha sonra ise şapkasını takmaktan sıkılan Yumuşak G sayesinde küçük s’lerle, tombul b’lerle, şımarık r’lerle, küçük t’lerle, yapışık ikiz m’lerle, yönetici A ile, Ğ ailesiyle, G teyzeyle, öğütleri dinleyen H ile, L amcayla, kendini beğenmiş Y ile, O ve Ö kardeşlerle, I ve İ ile, U ve Ü’yle, yardımsever şoför V amcayla, temsilci C ile, sevgi dolu E teyzeyleyle tanışıyor. Bu harflerin içinde sevdikleri de oluyor sevmedikleri de. Ünsüz ve ünlü harflerin yaşadıkları mahalleleri görüyor. Bahçe içindeki konakları hayranlıkla izliyor.
Pelin’i Yumuşak G ailesi misafir ediyor. Her harfin kendine göre bir özelliği olduğunu gören Pelin, Dede Yumuşak G’den kendilerinden önce yaşayan harflerin ne kadar biçimsiz ne kadar uyuşuk ne kadar tembel olduklarını öğreniyor. Yurtlarını ele geçirmek isteyen o miskin harflerden Atatürk sayesinde kurtulduklarını, gerekirse tekrar savaşacaklarını sözlerine ekliyor Dede Yumuşak G. Bu ifadeler ile Arap harflerinden Latin harflerine nasıl geçildiğine vurgu yapıyor.
Dedemin Masalı isimli bölümde Dede Yumuşak G bir akrabalarının başından geçen olayı anlatıyor çocuklara masal niyetine. Bu hikâye H ile G’nin yetiştirdikleri güllerle bir yarışmaya katıldıklarını, G’nin güllerinin güzelliğini, H’nin ona imrenişini, G’nin yüce gönüllülükle yetiştirdiği gülleri ve ödülleri H’ye vermesi ekseni etrafında gelişiyor. Sayfa 64’de G “Bu işin sırrı, yaptığıma güvenmekten ve en iyisini başaracağıma duyduğum inançtan başka bir şey değil.” diyerek hem H’ye hem de çocuklara bir mesaj veriyor.
Sayfa 65’te ise H “Evet, ben yaptığım işe böylesine bütün benliğimi vermiyordum. Başarısızlığımın nedeni buymuş demek. G’den aldığım fidelerle ödülü alacağımı sanıyordum ve ödülden başka bir şey düşünmüyordum. Oysa ödül değil, asıl önemlisi insanın yaptığı işten mutluluk duymasıymış.” diyerek G’nin mesajını aldığını, anladığını söylüyor.
Eve dönme vakti geldiğinde hem harfleri hem de Pelin’i bir hüzün kaplıyor. Dede Yumuşak G “Bizi burada bırakmıyorsun, yanında götürüyorsun aslında. Büyümek, gelişmek için her adım attığında, her yükselişinde bizi yanı başında bulacaksın. Her okuduğunda biz çıkıp geleceğiz buradan. Öğrenmek ve yükselmek isteyen her insanın nasıl yanı başındaysak, senin de yanında, elinin altında olacağız. Bizi görmek istediğin her an görebilirsin. Hangi kitabı açsan biz çıkarız karşına.” diyor. (S. 156)
Pelin uçandairesi ile evine doğru yol alırken harflerin yaşamında hep var olacağını, okuyup yazdığında onlarla beraber olacağını biliyor.
Evet, sevgili çocuklar ve içindeki çocuğun sesini dinleyen yetişkinler, kitabı bitirdiğinizde siz de Pelin gibi harflerin gizli bir dünyası olduğunu öğrenecek, onlarla arkadaş olacaksınız.
.
Yararlanılan Kaynak:
Çocukların Zekasına Güveniyorum, Röportaj: Esra Açıkgöz, Yayımlanma Tarihi: 13. 12. 2019 Erişim: 14 Nisan 2024
https://www.birgun.net/haber/cocuklarin-zekasina-guveniyorum-279881
.