Cüret

CAVİT İNAM

Cüret
Roman
Neslihan Önderoğlu
Everest Yayınları
2023, İstanbul
176 sayfa

İlk öykü kitabı, İçeri Girmez miydiniz? ile 2013 Haldun Taner Öykü Ödülü’nü, 2018’de yayımlanan, Yeryüzü Yorgunları romanı ile Melih Cevdet Anday Edebiyat Ödülü”nü alan Neslihan Önderoğlu, geçtiğimiz aylarda yayımlanan Cüret adlı romanıyla yeniden okuruyla buluştu.

Yazar; romanına 2015 yılında, Suriyeli Kürt kökenli göçmen bir ailenin, Bodrum’dan Yunanistan’a iltica etmek isterken bot faciasında kaybettiği üç yaşındaki çocukları Aylan Kurdi’yi anarak başlar. Romanın kurgusunu  Gül, Resul ve Oğuz adlı üç karakter üzerinden inşa eder. Arap kökenli, mülteci ve çok yoksul bir ailenin kızı olan Ceylan Aziz, sonradan edindiği ismi ile Gül, İstanbul’da oturan bir aileye, özürlü çocuklarının bakımını üstlenmek üzere para karşılığı satılır.

 Romanın diğer karakteri Resul, baba mesleği olan antikacılık işini yapar. Tekdüze bir yaşam süren Resul, ikiz kardeşinin denizde boğulmasından kendini sorumlu tutar.  Oğuz ise Aliye ve Reşat çiftinin ilk çocuklarının erken yaştaki kaybından sonra doğan ikinci çocuklarıdır ve engelli olarak dünyaya gelmiştir. Bu süreç nedeniyle ailenin ağır travması altında kalmış, psikolojik dengesi bozulmuştur.

Neslihan Önderoğlu;  Cüret’te Gül, Resul ve Oğuz arasında gelişen ilişkiler ağı çerçevesindeki olaylar dizinini anlatır. Romanın arka planını ise göç sorununun yarattığı toplumsal tepki çerçevesinde kaotik ve dramatik gelişmeler şekillendirmiştir. Ayrışmanın, kamplaşmanın ve nefret iklimini yeşertmenin topluluklar açısından ortaya çıkaracağı risklere dikkat çekilmeye çalışılmıştır.

Sanatçıların sorumlulukları arasında toplumun ve insanlığın vicdanı olmak, haksızlık ve adaletsizlik karşısında kalemi ile direnmek, toplumu uyarmak da olduğu düşünülürse Önderoğlu’nun, yazın poetikasını bu çerçevede oluşturması çok değerlidir.

İnsani ve toplumsal sorunları kendisine dert, öykülerine konu edinen Neslihan Önderoğlu; öykü ve romanlarında dezavantajlı kesimlerin, ötekilerin, mağduriyet yaşayanların, dışlananların yaşadıkları acılı hayatlardan kesitlere yer vermektedir. Bu doğrultuda, görünmeyeni görünür kılmaya çalışıyor; insanların vicdanlarına seslenmeyi, ruhlarını sarsmayı ve okurunu uyarmayı görev biliyor. 

.