23 Nisan 2024
ZARİFE AÇIKEL

“Odadaki fil, herkesin farkında olduğu ama hakkında -korkudan ya da rahatı kaçmasın diye- kimsenin konuşmadığı büyük konu anlamına gelmektedir.” (s.1)
Mavi Kulübe1 kesinlikle çok etkileyici. Yazar Susan Kreller, okurda travma yaratmadan ciddi bir konuyu ustalıkla işliyor. Aslında kitabın ilk sayfasından itibaren içiniz ürpermeye başlıyor çünkü eminim hepimizin çevresinde zaman zaman gezinen irili ufaklı filler olmuştur.
Romanın baş kahramanı on üç yaşındaki Maja, yaz tatillerini istemese de Barenburg kentinde babaanne ve büyükbabasının evinde geçirmek zorundadır. Yedi yıl önce annesini kaybettiğinden beri bu değişmez. Çünkü babası uzak şehirlerde belgesel film çekim işiyle uğraşmaktadır. Kızını yanında götüremeyeceğini söyler. Barenburg evleri çoğunluğu iki katlıdır, bahçeleri ortanca çiçekleriyle süslüdür. Emekli aileler tarafından tercih edilen bu yerleşim yerinin sokakları temiz, düzenli ve sessizdir.
Her çocuk gibi Maja’nın da arkadaşa ihtiyacı olsa da mahallede yaşına uygun çocuk yoktur. O da günlerini parkta kulaklığını takıp müzik dinleyerek kendi deyimiyle zaman öldürerek geçirmektedir. Sonraki günlerde oyun parkına her gün gelen iki kardeş dikkatini çeker. Çocuklar çekingendirler. Bir şekilde tanışırlar. Max yedi yaşındadır, çok kiloludur. Ablası Julia ise Maja’dan küçüktür. Okulda kardeşine fil yavrusu denildiğinden çok rahatsız olduğunu bu nedenle ona asla fillerden bahsetmemesi gerektiğini hatta bir keresinde Max’ın filler gibi ölmeyi denediğini anlatır.
Bir gün parkta tesadüfen iki kardeşin yüz ve bedenlerindeki morlukları gören Maja şaşırır, rahatsızlık ve huzursuzluk duyar. Max ve Julia’nın parka gelmediği bir gün evlerine onları çağırmaya gittiğinde duyup gördükleri Maja’yı nefessiz bırakır. Bir şeyler yapması gerektiğini anlayıp hemen harekete geçer. Telefonla konuştuğu babası bu işe karışmamasını söyler.
“… Brandnerlerin oda köşelerinin tozlu, hem de harbi toz topaklarıyla dolu olduğunu söyleseydim, beni kesin dinlerdi. Fakat mutfakta bardaklarını kuruladığı o temmuz akşamında, babaanneme sadece, “Brandnerler yakında çocuklarını dayaktan öldürecek,” dedim. Babaanneminse aklına, “Neden böyle şeyler söylüyorsun?” demekten başka bir şey gelmedi. (s.64)
Julia ve Max’ın babası, oto galerisi sahibi tanınmış bir ailedendir. Aile üyeleri, o şehirdekilere göre son derece saygın, çalışkan, örnek, düzgün insanlardır. Ancak genç Maja’nın gördükleri aile hakkında söylenilenlerle örtüşmemektedir. Sonradan kendi gibi düşünen bir kadının kenti terk etmek zorunda kaldığını Julia’dan öğrenecektir.
— Yok oluyorum. Babam beni dövdüğünde, duvarda bir nokta buluyorum ve hep oraya bakıyorum. Başka bir yerde olduğumu düşünüyorum. Babam ne zaman krize girse, bir şekilde başka bir yerde oluyorum. Artık hiçbir şey hissetmiyorum, orada olmuyorum artık.
— Ya Max dayak yediğinde? O zaman da mı?
— Evet.
— Ona yardım edemiyor musun?
— Sesimi çıkarmadığım zaman her şey daha çabuk bitiyor. (s.92)
Maja, olaylara kulaklarını tıkayan bir sürü insan arasında tek başına, kendince bir çözüm üretiyor. Ancak seçtiği yol çok tehlikeli, çılgınca ve hatta suça eşdeğer ama sonunda filleri herkesin görmesini sağlıyor. Maja’nın çözümünü kitaptan okumanızı, çocuklarınıza, öğrencilerinize okutup sonrasında bu tür durumlar karşısında yapılacakları konuşmanızı dilerim.
Mavi Kulübe Susan Kreller’in aile içi şiddete karşı net tutumunu sergilerken görmezden gelmenin de suça ortaklık olduğunu vurguluyor. Çözüm olunabileceğini, umudun var olduğunun altını çiziyor. Yazar, neden böyle bir konuyu seçtiğini şöyle dile getiriyor:

“Beni bu kitabı yazmaya iten, şiddet ve taciz kurbanı çocuklarla ilgili medyada ardı arkası kesilmeyen haberlerdi. Bunları okumak bile bana dayanılmaz geliyordu. Özellikle iki olgu durmadan zihnimi kemiriyordu. Birincisi, bu çocuklar tümüyle yalnızdı, o kadar ki yalnızlıkları tasavvur bile edilemez. Diğer yandan kendime, ben ne yapardım diye sormadan edemedim. Sahi, komşu evde böylesine korkunç bir şeyden şüphelenen biri ne yapar? Sıkça sivil cesaretin lafı edilir. Ama insan nasıl görür, nasıl fark eder ve hepsinden önemlisi nasıl davranıp harekete geçer? İşte bu sorular bana Mavi Kulübe’yi yazdırdı.”
Üç kez Alman Gençlik Edebiyatı Ödülü’ne aday gösterilen Susan Kreller’in dilimize çevrilmiş
Karda Bir Doksan adlı bir gençlik romanı daha bulunuyor
- Susan Kreller, Mavi Kulübe, Türkçesi: Olcay Geridönmez, Ginko Kitap, Ekim 2019, 1. Basım,
160 Sayfa, Yaş 12+ ↩︎
Yararlanılan Kaynak:
Suna Altınkip, Ezber bozan bir gençlik romanı: Mavi Kulübe, Yayımlanma Tarihi: 14 Ağustos Cuma 2020 Erişim: 14 Nisan 2024
(https://www.gazeteduvar.com.tr/kitap/2020/08/14/ezber-bozan-bir-genclik-romani-mavi-kulube)
.

Zarife Açıkel’in Diğer Yazıları
1 GB Adalet
Kar Kurdu ve Canavar